Evrensel Mevlana Aşıkları Vakfı
Her kim aşk ile yanıp tutuşmamışsa, o, uçamayan kanatsız kuş gibidir.
– Mevlana Celaleddin Rumi
Şu fani mülküne çok geldim gittim ben,
Yağmur olup yağdım,
Ot ve çiçek bittim ben.
Rum diyarında irşada geldim ben,
Horasan’dan gelen Celaleddin-i Mevlana idim ben.
Bazen Nebi, bazen Veli göründüm ben,
Şimdi Hamdülillah kendimi bildim ben.
Geldim gittim, benim zatımı hiç bilmediler,
Sırrımı kimseler fethetmediler,
Kendini bilmeyen kişilerle kardeş oldum ben.
Hasan koydular ismimi,
İnsanlık alemine hizmete geldim ben.
Hasan Rıza (Çıkar) Dede
Çağdaş Mevlana Âşıkları Topluluğu, 1989 yılında Hasan Rıza Dede’nin manevi önderliğinde doğdu ve âşıkları, Hz. Mevlana’nın çağlar ötesi düşüncesini yaşatmak ve günümüz dünyasına tanıtmak amacıyla hizmet vermeye başladılar.
Varoluş ilkesini çağdaş Türk insanına yakışır biçimde Hz. Mevlana’nın düşünce temeline oturtarak Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti ilke ve esaslarını bir hayat biçimi olarak benimsemiş olan ‘Çağdaş Mevlana Âşıkları Topluluğu, Galata Mevlevihanesi’ni Yaşatma Derneği (1982-2010) ve Evrensel Mevlana Âşıkları Vakfı (1998) ile başladığı hizmetlerini, bugün ‘Evrensel Mevlana Aşıkları Vakfı’yla (EMAV) sürdürmektedir.
Kurulduğu dönemden itibaren birçok etkinlikte yer alan topluluk, yurt dışında düzenlemiş olduğu konferanslar, seminerler, tasavvuf müziği konserleri ve sema törenleriyle Hz. Mevlana’nın aydın düşüncesi, sevgi ve birlik mesajının sesi olmuştur.
Mevlana Celâleddin Muhammed’in Belh’te, 6 Rebiülevvel 604, Miladi 1207’de doğduğu rivayet edilmiştir. Fakat Mevlânâ 1207 yahut 1212’de Semerkand’ın istilâsında, o şehirde bulunmuştur. Fihi mâ fih’te, ‘Semerkand’daydık’ diyor; Hârezmşâh şehri kuşatmıştı. Bir mahallede pek güzel bir kız vardı; öylesine güzeldi ki o şehirde benzeri yoktu. Duyuyordum, her an, ”Yarabbi diyordu, beni zalimlerin ellerine vermeyi reva görüyor musun? Biliyorum ki reva görmezsin. Sana dayanıyorum ben, güvencim sensin benim.” Şehri yağma ettiler; bütün halkı esir edip götürdüler; hatta o kadının cariyelerini bile aldılar da o kadar güzel olmasına rağmen ona kimse bakmadı; ona hiçbir elem erişmedi.
Görülüyor ki Mevlânâ sonradan duyduğunu rivâyet etmiyor; içinde bulunduğu şehirdeki bir olaydan söz ediyor, duyuyordum diyor. İnsan doğduğu yılda yahut beş yaşındayken olan bir hadiseyi bu çeşit anlatmaz, anlatamaz. Kaldı ki 600 yılındaki Gur hükümdarıyla Hârezmlilerin savaşından da söz ediyor Mevlânâ.
Bu birlik ritüeli, musikide de yeni bir arayışı beraberinde getirdi. Klasik Mevlevi ayini ve semah musikilerinin temel yapılarını koruyarak birleştirebilecek bir ayin formuna ihtiyaç doğmuştu. İşte bu arayış neticesinde Mevlevi ve Alevi yolunun yenilik anlayışına ve hoşgörüsüne sığınarak 2009 yılında “Birlik Seması Ayini” bestelenmiştir.
19:30 – 21:00 Manevi Önderimiz Hasan Rıza Dedemizin İngilizce alt yazılı manevisohbet videosu (İlgi duyanlar için)
21:00-21:20 İlahiler eşliğinde zikir ve dua
21:20- 2135 İkram
21:40-22.30 Mevlevi Ayin-i Şerif
19:00-19:30 Manevi Önderimiz Hasan Rıza Dedemizin İngilizce alt yazılı manevi sohbet videosu (İlgi duyanlar için)
& İkram
19:30-19:50 Tasavvuf Müziği Konseri
19:50-20:30 Mevlevi Ayin-i Şerif
Hz. Mevlâna tüm insanlığın sevgi ve güzellik kaynağıdır. Hangi din ya da milletten olursa olsun hepsini sever, kucaklar. O’nda din farkı yoktur. İyi kötü, zengin fakir, inanan inanmayan herkesi bir gören yolumuz, birlik sevgi ve kardeşlik yoludur. Çünkü Hz. Mevlâna kadar sevgiyi, aşkı söyleyen manevi bir üstat dünyaya gelmemiştir ve gelmeyecektir de. Hz. Mevlâna bir aşk ve sevgi ustasıdır. Her milletten dünyanın tüm aydınları, kişiliklerini O’nun eserlerinde bulurlar. Hz. Mevlâna insana çok önem vermiş, hatta insanı “Tanrı”lıkla sıfatlandırmıştır.
Copyright © 2024